
Ahmet’in Tanıklığı Müslüman bir ailenin en dindar evladı olan ben Ahmet, oldum olası dini bilgilere her zaman meraklıydım. Daha çocuk...
Ahmet’in Tanıklığı Müslüman bir ailenin en dindar evladı olan ben Ahmet, oldum olası dini bilgilere her zaman meraklıydım. Daha çocuk...
Kelime anlamı; herhangi bir olayı, durumu gören, bilen ya da onunla ilgili bilgisi bulunan kimse demektir. Tanık, şahit olduğu olaylara tanıklık edebilir. Kişi şahit olduklarına tanıklık edince, anlatılanlara şahit olmayanlar kişinin deneyimleriyle olay veya şahıs hakkında fikir beyan edecek duruma gelir.
Hristiyanlıkta tanıklık ise bizlerin Mesih İsa ile olan deneyimlerini, bu deneyimleri yaşamamış kişilere anlatma tarzıdır. Kutsal Kitap’ta Tanrı her zaman kendini halkı aracılığıyla tanıtmıştır. Böylelikle Tanrı’nın halkına bakanlar Tanrı’nın kim olduğunu anlamaya başlamışlardır. Ancak şunu unutmamak gerekir; bir zamanlar İsrailoğulları bu tanıklığı sürdürmeye çalışırken ne kadar başarılı olmuşlardır? İsrailoğullarının başarısızlığına rağmen İsa Mesih gerçek tanık olmuş ve bizlere Tanrı’yı gerçek anlamda tanıtmıştır. Bu yüzden İsa Mesih’i tanıyan Tanrı’yı bizzat tanımış olmaktadır çünkü İsa Mesih Tanrı’yı tam olarak, doğru şekilde tanıtmıştır. Gerçek tanık olan İsa Mesih kendisi için şöyle demiştir: “Yukarıdan gelen, herkesten üstündür. Dünyadan olan dünyaya aittir ve dünyadan söz eder. Gökten gelen ise, herkesten üstündür. Ne görmüş ne işitmişse ona tanıklık eder, ama tanıklığını kimse kabul etmez. O’nun tanıklığını kabul eden, Tanrı’nın gerçek olduğuna mührünü basmıştır.” (Yuhanna 3:31-33)
Bundan dolayıdır ki İsa Mesih göğe alınmadan önce de Havarilere şu buyruğu vermişti: “Ama Kutsal Ruh üzerinize inince güç alacaksınız. Yeruşalim’de, bütün Yahudiye ve Samiriye’de ve dünyanın dört bucağında benim tanıklarım olacaksınız.” (Elçilerin İşleri 1:8) İşte bu sebepten ötürü ilk Hristiyanlardan bu yana İsa Mesih’i tanıyan herkes İsa Mesih’le nasıl tanıştığını anlatıp durmuştur. İsa Mesih’in varlığı, tanıklar için o kadar gerçektir ki yaşadıklarına tanıklık etmeden duramazlar. Nitekim Havari Petrus ve Yuhanna da kendilerini tehdit edip İsa Mesih’ten bahsetmemelerini emreden Yahudi din adamlarına: “Tanrı’nın önünde, Tanrı’nın sözünü değil de sizin sözünüzü dinlemek doğru mudur, kendiniz karar verin. Biz gördüklerimizi ve işittiklerimizi anlatmadan edemeyiz.” (Elçilerin İşleri 4:19-20) diyerek bu tanıklığı devam ettirmeye kararlı olduklarını beyan etmişlerdir. Çünkü karanlıkta olanları ışığa çağırma hizmeti Mesih’e tanık olanlara verilmiştir. Çok şükür ki bu zamanda bu topraklarda Mesih’e tanıklık etme vazifesi bizlere verilmiştir.
Bu yüzden “Tanıklık” çok önemli, çok kutsal bir vazifedir. Bundan dolayı Tanrımız şöyle diyor:
“Tanıklarım sizlersiniz
Seçtiğim kullar sizsiniz.
Öyle ki beni tanıyıp bana güvenesiniz,
Benim O olduğumu anlayasınız.
Benden önce bir tanrı olmadı,
Benden sonra da olmayacak.
Ben, yalnız ben RAB’bim,
Benden başka kurtarıcı yoktur. (Yeşaya 43:10-11)
İsa ile tanışan birine tanık denir, İsa’yı tanımanın etkisi, kişinin hayatında açıkça görülmektedir. Bu yüzden kendimize sormamız gereken şu soru hayati önem taşıyor: Ben nasıl bir tanığım? İsrailoğulları gibi başarısız bir tanık mı yoksa İsa Mesih ve Havariler gibi Tanrı’nın beğenisini kazanan bir tanık mı olmaya çalışıyorum: Şunu unutmamak gerekir ki çevremizdeki insanlar İncil okumasa da bizi okuyor
“Ancak yaşayışınız Mesih’in Müjdesi’ne layık olsun. Öyle ki, gelip sizi görsem de gelmesem de sizinle ilgili haberleri, tek bir ruhta dimdik durduğunuzu, Müjde’de açıklanan inanç uğruna tek can halinde birlikte mücadele ettiğinizi, size karşı olanlardan hiçbir şekilde yılmadığınızı duyayım. Böyle davranmanız onlara bir belirtidir – kendilerinin mahvolacağını, sizlerin ise kurtulacağını gösteren bir belirti. Bu da Tanrı’nın işidir.” (Filipililer 1:27)
“Sizin ışığınız insanların önünde öyle parlasın ki, iyi işlerinizi görerek göklerdeki Babanız’ı yüceltsinler!” (Matta 5:16)
Bu bölümü özellikle çok değerli tanıklıklarınızı paylaşmanız için kurduk. Peki, nasıl tanıklık yazacağız. Aşağıdaki önemli noktalara uyarak Mesih’e uygun tanıklık edebilir ve her zaman bunu pratik ederek daha iyi tanıklar olabilirsiniz.
Mesih’in tanıkları olmak;
İsa Mesih’le tanışmak ve karakterimizi, ruhumuzu ve hayatımızı değiştiğini ifade etmektir. “Mesih’i Rab olarak yüreklerinizde kutsayın. İçinizdeki umudun nedenini soran herkese uygun bir yanıt vermeye her zaman hazır olun.” (Petrus 3:15) ayetinde denildiği gibi tanıklığımızı soran herkese uygun şekilde anlatabilmek için hazır olmalıyız.
İsa Mesih’ten önceki hayatınızı anlatabilirsiniz. Sen kimdin? Neler yaşardın, neler düşünürdün, nasıl bir karakterin vardı, yaşamanın senin için nasıl bir anlamı vardı? Depresyonda mıydın? Sürekli zevk arayışı içinde mi yaşıyordun? Ailevi ve arkadaş ilişkilerin nasıldı? Yalnız mıydın yoksa kalabalık bir çevren mi vardı? Senin için önemli olan bu gibi şeyleri anlatabilirsin.
İman etmeden önce İsa Mesih hakkında ne biliyordun? İsa Mesih hakkında neden daha çok öğrenmek istedin? İsa Mesih’e yaklaşmana sebep olan neydi? İsa Mesih’in kim olduğunu öğrendin? İsa Mesih senin yaşamına nasıl dokundu? O’na iman etmek için ne tür deneyimler yaşadın? İncil okurken neler hissettin? Tanrı seninle nasıl konuştu? İsa Mesih’te seni etkileyen şeyleri anlatabilirsin.
Mesih’e geldikten sonra hayatında ne gibi değişiklikler oldu. Ruhsal olarak neler hissettin? Maddesel olarak neler değişti? Önceden insanlar senin hakkında neler derdi, şimdi insanlar senin için neler diyor? Hayata bakışın nasıl değişti? İsa Mesih’in buyruklarını hayatına uygularken neler yaşıyorsun? Bu gibi birçok şeyi anlatabilirsin.
Nasraniler – © 2025 Petrus Agency